Cinsel eğitim, çocuğun kendi cinselliğini tanıması, gelişim sürecinde cinsellikle ilgili yaşayacağı fiziksel ve duygusal farklılıkları öğrenmesidir.
Mahremiyet eğitimi ise cinsel bilgilerin yanında daha çok kendisinin özel alanının farkına varması sosyal hayat içinde özel alanını koruması, çevresi ve kendisi arasında sınırlar koymasıdır.
Peki bunu çocuklarımıza hangi yaşta anlatmaya başlamalıyız? Bu durumu açıklarken nasıl bir dil kullanmalıyız?
Mahremiyet eğitimi en uygun 4-7 yaş arasında anne ve baba tarafından verilmelidir.
- Öncelikle özel alan tanımlama yapmalıyız. Özel olan bölgelerin gizlenmesi gerektiği iki yaşından itibaren yavaş yavaş anlatılabilir. Özel bölgelerine anne, baba ve doktor dışında kimsenin dokunmaması gerektiği anlatılır.
- Çocuğumuza “izin verirsem dokunabilirsin” bilincini öğretmeliyiz. Çocuk kendi rızası dışında ve rahatsız olduğu bir temasla karşılaştığında “hayır” diyebilmelidir.
- Odamıza izin alarak girmesi gerektiğini öğretmeliyiz. Çocuğumuza 4-5 yaştan itibaren anne-babanın odası kapalı ise odaya kapıyı çalarak ve izin alarak girmesi gerektiğini öğretmeliyiz.
- Tuvaletin kapısını kapalı tutması gerektiğini öğretmeliyiz.
- Çocuğumuzun özel alanlarına saygılı olmalıyız. Çocuğumuzun üzerini herkesin görebileceği yerlerde değiştirmemeliyiz.
- Çocuğumuzun cinsel organını sevgi objesi yapmamalıyız.
- Çocuğumuza fiziksel baskıya direnme refleksini öğretmeliyiz. Çocuğun kendisine güç, zorlama uygulandığında karşılık vermesi gerektiğini öğretmeliyiz.
- İlkokulla birlikte özel mekân tanımlamalıyız. Evde çocuklarımız için çekmece ya da sepet belirleyip, özel eşyalarına yer ayırmalıyız.
- Özel alan ihlallerine tepkimizi belli etmeliyiz.
Tüm bunlar çocuğumuzun mahremiyet gelişimini destekleyeceği gibi maruz kalabileceği herhangi bir cinsel taciz durumunda da çocuğumuzun alarma geçmesini sağlayacaktır. Belki de çevremizde birçok çocuk tacize uğradığının bile farkında değil. Ancak aile tarafından cinsel ve mahremiyet bilincini kazanmış çocuk durumun farkına vararak ailesinden yardım isteyebilecektir.
Lütfen çocuklarımızı bu bilinçten mahrum bırakmayalım. Çok önemsiz gibi görünen bu küçük eğitimler belki de birçok çocuğun hayatını kurtaracaktır…
