BTP Bolu İl Başkanı Mustafa Yağcı, yaptığı yazılı açıklamada, “Malumunuz üzere Bolu'da birçok okul tadilatta, okulları depreme karşı dayanaklı hale getirmek için güçlendirme çalışması yapılıyor. Çocuklar sabahçı-öğlenci şeklinde ikamet ettikleri evlerine, mahallelerine uzak farklı kamu binalarında veya okullarda eğitimlerine devam edecekler. Benim çocuklarım dahil birçok çocuğumuz servis ile başka bir kurum binasına eğitim binasına gitmek durumunda kaldı. 2 yıldır pandemi sürecinde yapılmayan tadilatlar plansız-programsız bir şekilde başladı ve yaz tatilinde de bitirilemeden eğitim-öğretim sürecine girdik. Bizler elbette okullarımızın depreme dayanaklı hale getirilmesini isteriz ama bu işin iki yıl süren pandemi sürecinde yapılması daha doğru değil miydi? Hadi pandemide bitiremediniz. Bu iş için yeterli bütçenin sağlanması suretiyle yaz tatilinde bitirilmesi sağlanamaz mıydı? Çocuklara ve ailelerine eziyet etmeye ne hakkınız var. Düşünsenize çocuklarımızın yeni bir okula, fiziki ortama alışması, oryantasyonu vs bunları zaten düşünen yok. Bizler iktidar olmayan bir parti olmamıza rağmen son bir haftada o kadar çok şikayet telefonu aldım ve o kadar çok şikayetçi veli ile karşılaştım ki, merak ediyorum velilerimiz milli eğitime şikayette bulunmuyorlar mı diye? Milli Eğitimin bu rahatsızlıktan haberi mi yok? Haberi varsa nasıl bir şey yapmadan bu süreci yönetebileceğini düşünüyor?” dedi
Başkan Mustafa Yağcı, açıklamasının devamında şunları kaydetti; “Bu süreçte Milli Eğitim Müdürlüğü’nün tüm tadilattaki okulların öğrencilerine servis tahsis etmesi gerekmez mi? Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bazı okulların (mesela 50. Yıl ortaokulu) öğrencilerine servis imkanı sağlayacağı iddiası var. Doğru bir bilgi ise 50. Yıl Ortaokuluna sağlanan imkan neden diğer okullara sağlanmıyor? Eğitimde fırsat eşitliği ilkesine ne oldu? Benim çocuklarımın okuduğu okul dahil diğer birçok okulda ise bu imkan olmadığı gibi servis maliyeti ailelere yükleniyor. Nasıl bir eğitim olmalı sorusunu sormuyoruz? Tuvaletlerinde tuvalet kağıdı, sıvı sabunu olmayan okullardan bahsetmiyoruz. Ama en basitinden okuluna ulaşamayan veya karda kışta yürüyerek okula gitmek zorunda olan çocuklar olacak bunu bari önlemeye çalışın diyoruz. Devlet okullarımızın okul aile birliği adı altında birçok ihtiyaçlarını velilere yüklediniz. Bari yaptığınız tadilatın yükünü velilere yüklemeyin. Büyük devlet olmak sarayların pardon külliyelerin büyüklüğü ile değil eğitimin her açıdan kalitesi ile ölçülebilir mesela. Büyük devlet olmak bunu gerektirir.”
